Sena Nur Çelik Kanat: Müslüman kadınlar Avrupa’da üç katmanlı ayrımcılığa uğruyor

İstanbul Milletvekili Sena Işık Çelik Kanat’ın hazırladığı “Ekonomide Bayanlar: İstihdam, Girişimcilik ve Bayan Erkek Eşitliğine Hassas Bütçeleme” başlıklı rapor Avrupa Kurulu Parlamenter Meclisi’nde oybirliği ile kabul edildi. Müslüman bayanların Avrupa’da yaşadığı çok katmanlı ayrımcılık ve ırkçılık dahil olmak üzere pek çok temel meseleye dikkat çeken Çelik Kanat, AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.

AK Parti İstanbul Milletvekili Sena Parıltı Çelik Kanat, kadınların iktisada iştirakinin güçlendirilmesi üzerine hazırladığı “Ekonomide Bayanlar: İstihdam, Girişimcilik ve Bayan Erkek Eşitliğine Hassas Bütçeleme” başlıklı raporununun Avrupa Kurulu Parlamenter Meclisi (AKPM) Genel Kurulunda oy birliğiyle kabul edilmesiyle ilgili,  AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.

“AVRUPA KURULU ÜYE ÜLKELERİNE TEKLİFLERDE BULUNDUM”

28. Yasama Devri’nde AKPM Türk heyetinden rapor hazırlayan ve sunan tek Türk vekil olan Sena Parıltı Çelik Kanat, 46 ülkenin parlamenterlerinin temsil edildiği AKPM Eşitlik ve Ayrımcılığının Önlenmesi Komisyonunda yazdığı raporun oybirliğiyle kabul edildiğini söz ederek, “Raporda Avrupa’da bayanların istihdam, girişimcilik, karar alma ve temsil sistemlerinde daha çok yer almalarını engelleyen sebepleri tespit ederek bunların giderilmesi noktasında Avrupa Kurulu üye ülkelerine siyaset ve tahlil tekliflerinde bulundum.” diye konuştu.

HER YAŞ KÜMESİNDEN HER BAYANIN HAYATINI KOLAYLAŞTIRACAK ÖNERİLER

Söz konusu tahlil tekliflerini “Kadın istihdamının artırılması, eşit işe eşit fiyat prensibinin güçlendirilmesi, girişimciliğin teşvik edilmesi, bayanların ve kız çocuklarının STEM dediğimiz bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik alanlarında, gerek eğitim gerek iş hayatında, daha fazla yer almaları için yönlendirilmesi, bu çerçevede finansal okuryazarlık dahil olmak üzere gerekli eğitim, danışmanlık, mentörlük ve finansal dayanaklarının sunulması, bayanların konut ve iş hayatı ortasından tercih yapmak zorunda kalmalarının önlenmesi hedefiyle esnek çalışma prosedürlerinin yaygınlaştırılması, kreş altyapılarının güçlendirilmesi ve çocuk, yaşlı ve engelli bakımı konusunda dayanakların artırılması için siyasetler geliştirilmesi ve bunlara ait türel düzenlemeler yapılması” biçiminde sıralayan Çelik Kanat, bu mevzularda üye ülkelere tavsiyelerde bulunduğunu lisana getirdi.

“EN TEMEL SORUN: ÖNYARGI VE AYRIMCILIK”

Kadınların iktisatta hak ettiği yeri almalarını engelleyen zahmetler ortasında en yıkıcı olanların önyargılar ve ayrımcılık olduğuna işaret eden Çelik Kanat, kelamlarını şöyle sürdürdü:

“Avrupa’da iktisatta ve iş hayatında en fazla ayrımcılığa uğrayan bayanların; farklı etnik kökenlere, farklı ırklara ve farklı dinlere mensup olan bayanlar olduğunu tespit ettim. Ayrıyeten göçmen bayanlar ve kırsal alanlarda yaşayan bayanların iş hayatına erişimde farklı sınamalarla karşılaştığını gördüm. Bunlara yönelik çok daha başka siyasetler uygulanması gerekiyor. Çok daha başka mevzuatlar oluşturulması gerekiyor. Bu alanlarda da birtakım tavsiyelerde bulundum. Avrupa’da ekonomik olarak en dezavantajlı olan kümenin Müslüman bayanlar olduğunu, Müslüman bayanların hem farklı etnik kökenlerden gelmeleri hem Müslüman olmaları ve hem de bayan olmaları sebebiyle üç katmanlı ayrımcılığa maruz kaldıklarını, bunların sonucunda işsiz kalma risklerinin öbür bayanlara oranla üç kat daha fazla olduğunu belirterek bu konuya bilhassa dikkati çektim.”

MÜSLÜMAN AYKIRISI IRKÇILIĞA DİKKAT ÇEKTİ

Çelik Kanat, daha evvel AKPM’de yazılan raporlarda bu bahse dikkat çekilmediğini fark ettiğini belirterek “Özellikle başörtülü oldukları için işe alınmayan, başörtülerini çıkarmadıkları için işten çıkarılan bayanlara yönelik haberleri son derece tasa verici bulduğumu ve bu haberlerin Müslüman zıddı ırkçılığın Müslüman bayanlar üzerindeki orantısız tesirini gösterdiğini söz ettim. Bununla gayret etmenin Avrupa Kurulu ülkelerinin öncelikleri ortasında yer alması gerektiğini belirttim.” değerlendirmesinde bulundu.

“KADINLAR SIRF İKTİSATTA DEĞİL HER ALANDA GÜÇLENMELİ”

Bu bağlamda Avrupa Kurulu üye ülkelerindeki bayanların işgücü piyasasında maruz kaldığı ayrımcılığa ve ırkçılığa ait hukuksal mevzuatın güçlendirilmesi ve yaptırımların artırılması noktasında efor sarf etmeleri gerektiğine ayrıntılı tavsiyelerle raporunda yer verdiğini lisana getiren Çelik Kanat, “Kadınların yalnızca iktisatta değil toplumun her alanında güçlenmesi ve eşitsizliklerin giderilmesi için gereken kaynakların ayrılmasını sağlayacak bir bütçeleme sistemini de çok ayrıntılı bir halde teknik olarak raporumda söz ederek tüm üye ülkelere önerdim.” dedi.

“BİRÇOK ÜLKEDEN DESTEKLEYİCİ VE ONORE EDEN YORUMLAR GELDİ”

“Birçok ülkeden 20’den fazla milletvekili, Genel Konseyde yaptığımız tartışmada fikir teatisinde kelam aldı ve raporu destekledi. Başka ülkelerin milletvekillerinden çok onore eden yorumlar geldi.” diyerek diğer ülkelerin de bu mevzuda destekleyici bir tavır sergilediğini belirten Çelik Kanat, şöyle konuştu:

“Türk bir milletvekili tarafından yazılmış olan bir raporun, yalnızca Türk ana muhalefet milletvekilleri tarafından eleştirilmiş olması ibretlik bir durumdur. Tüm dünyada aile kurumunun ehemmiyetinin her geçen gün daha fazla anlaşıldığı bugünlerde, ülkemizin aileyi ve bayanı güçlendirmek için yaptığı ve raporumda yalnızca çok kısa bir kısmına değindiğim muazzam çalışmaların ana muhalefet vekilleri tarafından 46 ülkenin milletvekillerinin temsil edildiği bir Parlamenter Asamblede eleştirilmiş olması, ülkemiz ismine çok yakışıksız olmuştur. Siyasi saiklerle yapılan bu tenkitlere karşı Raportör olarak genel konseyde ülkemizin, Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde ‘güçlü bayan, güçlü aile, güçlü toplum, güçlü Türkiye’ prensibiyle gerçekleştirdiği çalışmalardan çok büyük gurur duyduğumu kapanış konuşmamda vurguladım.”

Milletvekili Çelik Kanat, kelamlarını şöyle tamamladı:

“Bu durum, maalesef daha genel bir durumun tezahürü. Burada yaptığımız çalışmalar kapsamında, Avrupa Kurulu Parlamenter Meclisi kapsamında, ana muhalefet milletvekillerinin bahis ne olursa olsun, Türkiye aleyhtarı bir hal takınmayı alışkanlık haline getirmiş olmaları ve AKPM’de hiçbir Avrupalı vekilin yapmadığı yoğunlukta kendi ülkelerini eleştirmek için adeta yer arayan tutumları ülkemiz ismine utanç vericidir.”