Umut Mürare’den sanat dünyasına sert çıkış: Bu insanlardan hassasiyet beklemek yanlış olur!

Ünlü sanatçı Umut Mürare, aylardır Filistin’de yapılan katliamlara karşı sanat dünyasının tavrını kıymetlendirdi. Sessizlik ve duyarsızlığın asla kabul edilemeyeceğini savunan Mürare, “Zulüm sona erinceye ve zalimler hak ettiği cezayı buluncaya kadar asla susmamalıyız” dedi.

Müzisyen kimliğinin yanı sıra toplumsal hususlardaki hassaslığı ve hassasiyetiyle de takdir toplayan ünlü sanatçı Umut Mürare, geçtiğimiz günlerde 15 enstrümantal yapıtına yer verdiği yeni albümü “Sessiz Çığlıklar; Filistin’in Enstrümantal Hikayesi” ile sevenlerine derin bir müzikal seyahate çıkardı. İsrail’in tüm dünyanın gözü önünde Filistin’de işlediği insanlık cürmüne ve suçsuz insanların dramına ışık tutan Mürare, derin ve dokunaklı melodileriyle dinleyicileri Filistin’de yaşananlar hakkında düşünmeye ve daha fazla empati kurmaya teşvik etti. Bilhassa katil İsrail’in Gazze Şeridi’ne düzenlediği ataklarda öldürdüğü 3 yaşındaki Rim Bebek’i unutmayan Mürare, tıpkı lisanı paylaşmasa da birebir hisleri paylaşan milyonlarca beşere müzikle Rim’in kıssasını de anlattı. 

7 Ekim’den bu yana Gazze’de devam eden fecî taarruzlara ‘sessiz’ kalmayan Mürare, Yasemin.com’a çok özel açıklamalarda bulundu.

“HAYATINIZIN MERKEZİNDE NE VARSA SİZİN DÜNYANIZ DA O OLUR”

Tüm dünyanın kanayan yarası haline gelen Filistin için dünyanın dört bir yanından reaksiyon sesleri yükseliyor. Bilhassa kamuya mal olmuş, tanınmış kişilikler geniş kitlelere çarçabuk sesini duyurabiliyorken Türkiye’deki sanatkarların Filistin duyarsızlığı büyük bir utanç tablosunu gözler önüne seriyor. Türkiye’deki sanatkarların sessiz kalması hakkında konuşan Mürare, “Bu aslında hayata ve beşere nasıl baktığınız ile ilgili. Hayatınızın merkezinde ne varsa sizin dünyanız da o olur. Bu düstur değişmez. Sekülerist ve popülist bir ömür üslubunu benimsemiş insanlardan bu tip hassasiyetler beklemek esasen yanlış olur.” şeklinde değerlendirmede bulundu.

“SAZIMIZLA SÖZÜMÜZLE SOYKIRIMA DİKKAT ÇEKMEYE ÇALIŞIYORUZ”

Filistin’de yaşananları duyurmak isteyenler için her vakit bir seçenek olduğuna dikkat çeken Mürare, “İşgalci İsrail’in zulmüne karşı, Filistin’e ve Filistinli kardeşlerimize takviye olma manasında kabiliyeti ve imkanları nispetinde kim ne yapabiliyorsa bu nitekim çok değerli. Bizler Özgür Filistin’i destekleyen sanatkarlar olarak vakit zaman düzenlenen tertipler ile bir ortaya geliyor, sazımızla sözümüzle Filistin’de yaşanan soykırıma dikkat çekmeye çalışıyoruz.” diyerek kelamlarını sürdürdü.

“ZALİMLER HAKETTİĞİ CEZAYI BULUNCAYA KADAR ASLA SUSMAMALIYIZ”

Çocukların katledildiği, insanlığın yitirildiği Filistin’de yaşananlar için uğraş etmekten vazgeçmemenin ehemmiyetine değinen ünlü sanatçı, hem sanat dünyasına hem de vatandaşlara şu sözlerle seslendi:

“Zulüm nerede işlenirse işlensin zalime dur demek insan olarak hepimizin mesuliyetidir. Zira zulme istek göstermek de zulümdür. Zulüm sona erinceye ve zalimler hak ettiği cezayı buluncaya kadar asla susmamalıyız! Hiç yılmadan usanmadan zalime ve zulme karşı gücümüz nispetinde her platformda uğraş etmeliyiz.”

“SEYİRCİ KALMAK DAYANAK OLMAK BÜTÜN İNSANLIĞIN AYIBI”

Öte yandan İsrailli müzikçi Ofer Levi’nin katil Başbakan Netanyahu’ya “Netanyahu’ya sesleniyorum. Arkandayız. Kutsal kitabımız (Tevrat) düşmanlarımızı yok etmemizi emrediyor. İran’a, Yemen’e, Türkiye’ye atom bombası at.” halindeki davetini da bir sanatçı olarak pahalandıran Mürare, “Dünyanın gözü önünde gerçekleştirilen cinayetlere seyirci kalmak hatta takviye olmak, bütün insanlığın ayıbıdır. O kelamda müzikçinin kendi inancı ve ideolojisi doğrultusunda bu türlü bir açıklama yapmasına açıkçası hiç şaşırmadım.” dedi.

“EN AZINDAN BUNU YAPABİLİRİZ VE YAPMALIYIZ DA”

Filistin’de yaşanan zulme ortak olmak istemeyen vatandaşlar aylardır boykot davetinde bulunuyor. İsrail menşeili eserleri kullanmak ve İsrail’in vahşetine bir kürdan ucu kadar dahi yardımda bulunmak istemeyen sayısız kişinin bu atılımı, bazıları tarafından yeteri kadar önemsenmiyor. Boykot davetinin kıymetine bir sefer daha dikkat çeken Mürare, “Savaşların bir çok cephesi olur. Boykot da aslında zalimlere karşı verilen savaşların ekonomik cephelerinden biri. En azından bunu yapabiliriz ve yapmalıyız da. Bu noktada boykot daveti ve hareketini önemseyenlerden biriyim. Etrafımda gördüğüm ve tanıdığım bir çok insan da bu hassasiyete sahip çok şükür.” diye konuştu.