Psikoloji bölümü hakkında bilinmesi gerekenler!

Psikoloji kısmı pek çok kişinin yakından takip ettiği alanlardan biridir. Türkiye’de en çok tercih edilen kısımlardan biri haline gelen “Psikoloji” hakkında bilinmesi gereken tüm gerçekleri Uzman Psikolog Serkan Yükcü Yasemin.com takipçilerine özel anlattı.

Öncelikle Psikoloji kısmı nedir ve hangi tıp alanlarda istihdam edilir, akabinde kentler bağlamında üniversite okumanın psikoloji kısmı özelinde avantaj ve dezavantajları hususlarında bilgilendirme yapmak gerektiğini düşünüyorum.

Psikoloji; hepinizin iddia edebileceği üzere “Ruh Bilimi” olarak söz edilmektedir. İnsanların dışa vurulan davranışlarının yorumu ve kökenleri hakkında bilgi verebilmektir. Ayrıyeten gelişim özellikleri, biyolojik durumları, yaşlanmaları, hastalıkları, tüzel durumları, politik ve siyasi eğilimleri, endüstriyel alışkanlıkları, ekonomik durumları, teknolojik ahenkleri, toplumsal hayatları üzere yaşamış oldukları hayatın içerisindeki tüm serüvenleri psikolojinin alanını temsil etmektedir.

Hal böyleyken insanın olduğu her mecrada psikoloğun da olduğunu ya da olması gerektiğini kabul etmek gerekir !

Gerçekçi ve saha tecrübelerime nazaran yapacağım bilgilendirmeler, kimi gençleri üzebileceği üzere bazılarının farkındalıklarını artırır diye kestirim ediyorum.

• Psikoloji Kısmı; Yabancı Lisanda mi Okunmak Zorundadır ya da Bizler İngilizce mi Görüşme Yapacağız ?

Cevabım; okunur, okunması da gerekir. Nedeni ise; tüm literatürün İngilizce olması ve Dünya’yı görebilmeniz ve gelişmeleri anlayabilmeniz açısından yabancı lisanın olmazsa olmaz olduğunu düşünüyorum. Görüşmeleriniz yabancı lisanda yapacağınız periyotlar de olacaktır, olmasa bile kavramların kökenini anlayabilmeniz açısından yabancı lisan kıymetlidir.

• Bölümü Bitirince Ofis Açabiliyor muyum ?

Benim tavsiyem bitirdikten sonra ofis açmaya odaklanmanız yerine; lisans eğitiminiz esnasında odaklanacağınız alanı belirlemek ve mümkün olduğu kadar çok fazla staj yapmanızdır. Zira saha tecrübesi, okullarda öğretilmeyen para biçilemez deneyimlerdir. Şu anki yasal mevzuata nazaran ise Klinik alanında Yüksek Lisans yapmanız gerekiyor ofis açabilmeniz için.

• Başka Hangi Alanlarda Çalışabiliyorum ?

Yukarıda da bahsettiğim üzere insanın olduğu tüm alanlarda aslında çalışabilmemiz gerekiyor fakat bildiğim ve deneyim ettiğim alanları kısa söz etmem gerekirse;

Adalet Bakanlığı; bakanlık bünyesinde cezaevlerinde ve kontrollü özgürlük ofislerinde istihdam edilebilirsiniz, mahkumlarla kişisel görüşme yapar, formlar düzenler, idari ve güvenlik işleyişine alanınız dahilinde katkıda bulunabilirsiniz. Ayrıyeten adliyelerde; aile, çocuk ya da ceza mahkemelerinde, mahkemelerin işleyişine tekrar alanınız dahilinde katkıda bulunarak çalışabilirsiniz.

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı; illerde bulunan sosyal hizmet merkezlerinde alanınız dahilinde çocuklar, bayanlar, yaşlılar ve engelliler ile çalışabilir, katkı sunabilirsiniz.

Sağlık Bakanlığı’nda hastaneler; sağlıklı hayat merkezleri üzere ünitelere bağlı olarak ruhsal takviye hizmetlerinde çalışabilirsiniz.

Belediyelerin kendi bünyesinde yer alan toplumsal hizmet merkezlerinde, çocuklar, gençler, bayanlar, yaşlılar ve aileler için oluşturulmuş ünitelerde Psikolog olarak çalışabilirsiniz.

Kısaca, devletin tüm kademelerinde Psikolog olarak istihdamınız söz bahsidir, bunlar da gereksinime binaen devlet tarafından açıklanan takımlara yerleştirilmeler ile mümkün olabilmektedir.

Özel kesimde ise kısıtlı olmakla birlikte, huzurevleri, bakımevleri, rehabilitasyon merkezleri, kreşler, anaokulları, özel okullar vb. alanlarda çalışabilir, alanınızın gerektirdiği marifetler ile katkıda bulunabilirsiniz.

• Lisans Eğitimim Esnasında ve Sonrasında Eğitimler ve Sertifikalar Almak Zorunda Mıyım?

Sevgili arkadaşlar; lisans eğitimi esnasında edineceğiniz tecrübeler ve deneyimler ile lisans sonrasında ne istediğinize tam olarak karar verebilmeniz kolaylaşacaktır. Her duyduğunuz ya da tanınan olan alanlara yönelmek yerine, memnun ve verimli olabileceğiniz alanda çalışabilmeniz sizi motive edecektir diye düşünüyorum.

ÖNEMLİ NOT : Şunu baştan kabul etmenizin size yarar getireceğini belirtmek isterim; alan büyüyor ve büyümeye devam edecektir. Mezun sayısı her geçen gün artan bir kısımda, seçilebilmek ve rekabet edebilmek ismine tavsiyem; bakir olan, az tercih edilmiş ya da az bilinen kısımlara yönelmeniz, ileriki süreçte sizlere avantaj sağlayacaktır. Sonuç itibariyle pasta büyüyor olmakla birlikte rekabet ettiniz kişi sayısı da artıyor münasebetiyle ne kadar bakir alana yönelinirse o kadar rekabet sayısı azalacaktır.

TAVSİYELERİM

 Psikoloji kısmının; ferdi farkındalığı arttıran, insanın kendisini ve yaşadığı kainatı tanıma seyahatinde çok kıymetli bir aktör olduğunu düşünmekteyim. Zihinsel ve bilişsel gelişimi artıran, merak uyandıran, sorgulayan ve meydan okuyan bir kişilik yapısına bürüneceğinizin garantisini verebilirim.

Diğer taraftan sizi yetiştiren aileleri ve onların beklentileri üzerine kurulmuş olan kültürel kodlarımızın kimi vakit ne kadar gerçekçi kimi vakit da ne kadar gerekli olduğunu anlamınızı istiyorum. Türkiye’nin gelişmekte olan ülke statüsünde olduğunu kabul ettiğimiz vakit, toplumsal bilimlerin de ne kadar değer gördüğünü de aslında varsayım edebiliriz. Bunu hepimizin bildiği Maslow’un pahalar hiyerarşisi piramidinden de anlayabiliriz. Güvenlik, barınma ve yiyecek üzere temel ihtiyaçlarının birinci basamakta yer aldığı şahısların, entellektüel gelişimini öncelik olarak kaçıncı sıraya aldığını görebiliriz. Ülkemizde varolan ekonomik ve toplumsal durumlar; konutlarımızın içine kadar sirayet etmiş olup, karar verme sürecimizde de pek faaldir. Bu etkiyi üniversite tercihlerimizden bağımsız görmek düşünülemez. Zira sizler üniversite ve kısım seçerken aslında yeni bir ömür alanı seçiyorsunuz. Sizin yetişeceğiniz ekoller, on yıllar sonraki Psikolojinin ve Psikologların hayat standartlarını ve alana bakış açılarını oluşturacaktır. Bu nedenlerden dolayı, ailelerin ekonomik statüsü, kardeş sayısı, anne-babanın eğitim durumu ve iş durumu, yaşanılan kent ve elbette akademik muvaffakiyet, tercih yapılacak iken düşünülmesi gereken önceliklerdir.

Gerçeklerden uzaklaşmak bugün olmazsa yarın kesinlikle sizlerin hayat standartlarını düşürecek, tahminen de yapmak istemediğiniz lakin mecbur kaldığınız tercihlere zorlayacak olup, bahsettiğim kriterleri tercih yaparken unutmamanızı öneririm.

Uzman Psikolog Serkan YÜKCÜ