Kızıl Goncalar 22. Bölüm fragmanı yayınlandı! “Kardeşiz biz…”

Yapımını Gold Film’in üstlendiği “Kızıl Goncalar”, son devirlerin en çok konuşulan üretimleri ortasında ismini doruğa yazdırdı. Daha birinci kısmıyla tartışmalara neden olan üretimin her kısmı izleyenleri ekran başına kilitliyor. Geçtiğimiz dönem izleyenlere soğuk duş tesiri yaşatan dizi, bomba üzere bir dönüş yaptı. Her sahnesinde heyacanın tırmandığı üretimin 22. kısım fragmanı yayınlandı.

Now TV ekranlarının reyting rekortmeni dizisi “Kızıl Goncalar”, dikkat çeken olay örgüsüyle yayınlandığı birinci günden beri gündemden düşmüyor.

Özcan Deniz ve Has Namal’ın başrollerini paylaştığı dizi, seküler Atatürkçü bir doktor olan Levent ile bir tarikatın içinde yaşayan Meryem’in hayatlarının kesişmesini ve akabinde gelişen değişik olayları bahis alıyor. Diziye dair ayrıntılar için aşağıda yer alan linke tıklayabilirsiniz…

Geçtiğimiz dönem çok konuşulan imal, 2. dönemde tüm ezberleri bozdu ve izleyenlere büyük bir şok yaşattı. Cüneyd ve Zeynep’in öyküsündeki değişim izleyenleri ekran başına kilitlerken fenomen dizinin 22. kısım fragmanı yayınlandı. Sırlar ortaya çıktı, artık gerçeklerle yüzleşme zamanı…

İŞTE, KIZIL GONCALAR 22. KISIM FRAGMANI

KIZIL GONCALAR SON KISIMDA NELER OLDU? KIZIL GONCALAR 19. KISIM ÖZETİ

Cüneyd’in babası Vahit’in dönüşüyle sır perdeleri bir bir aralanmaya başlamıştı. Cüneyd annesi, kendisi ve babasıyla ilgili gerçeği nihayet öğrenmenin acısıyla kendisini büyük bir sarsıntının içinde bulmuş ve ortadan kaybolmuştu. Gerçeklikle bağını koparan Cüneyd, kendini Levent Alkan sanmaya başladı ve herkesi unuttu.

Cüneyd’in kendisini tanımadığını anlayan Mira ise Cüneyd değil Levent ile yakınlık kurup arkadaş oldu. Herkesten her şeyi saklayan Mira, annesi Beste’nin vefatından sonra adeta bir intikam ruhuna büründü.

Gücü tarikatın dışına taşarak ortalığı karıştırmaya başlayan Vahid’in karşısında durmak artık eskisinden de güç bir hale geldi. Sadi Hüdayi, son yaşananların üzerine Vahid’e biat etti lakin işler hiç de göründüğü üzere değildi.

Meryem hayat uğraşı verirken, Zeynep ise ‘bebek’ palavrasını sahiplenmek zorunda kaldı.